Çocuklarda Özgüven Eksikliğinin Görülmesinde Ailenin Etkisi Var Mıdır?
Çocuklarda
Özgüven Eksikliğinin Görülmesinde Ailenin Etkisi Var Mıdır?
Özgüven;
sadece çocuklarda değil yetişkin bireylerin hayatlarında dahi daha başarılı
olmaları adına ve yaşam kalitesi daha yüksek – mutlu insanlar olmaları
yolundaki en önemli faktörlerden biridir. Özgüven; hayatlarımızda gereksinim
duyduğumuz, yaşam döngüsü içerinde karşı karşıya kaldığımıztüm sıkıntıların ve
üstlendiğimiz sorumlulukların, yükümlülüklerini hissettiğimiz tüm güçlük ve
zorlukların üstesinden gelmeye olanak sağlayan en temel duygudur. Bu hissiyata
sahip olan çocuk veya bireylerin hem kendileri hem de bir parçası olduğu sosyal
çevreleri ile olan iletişimi güçlü, olaylara hâkim, yer aldığı toplum
nezdindeki artı ve eksilerin bilincinde olup kendisine ve çevreye dürüst,
gerçekçi; ayrıca tüm olumlu – olumsuz durum ve neticeleriyle yüzleşebilecek
cesaret sahibi kişilerdir. Özgüven sahibi her çocuk veya birey, aldıkları
sorumlulukların farkındalığını yaşayan ve mücadelesini gösterebilen –
güçlüklere çözümler üretebilen kişilerdir.
Özgüven
eksikliği ise yapılan tüm tanımlamaların aksine; yeteneklerini ve kendi öz
benliklerini şiddetli bir şekilde eleştirme, yargılama, aşırı itaatkâr olma,
dürüstlükten uzak, yalnızlığı yaşama, çevre ile olan iletişimlerde uyumsuzluk,
kendileri ile bir türlü barışık olamama, aşağılanma korkusu ve başkalarından
gelebilecek eleştirilere de hassas olma ve tüm söz – eylemlere karşı içermişlik
duygusu yaşamaktır. Asıl önem arz eden
ve bu eksikliğin temeli – özü niteliği olarak kabul edilen esas etken ise bir
türlü gerçekçi olmayan hedeflerin belirlenmesi ve hedeflerin içsel olarak
dayatılmasıdır. Özgüvende yetersizliklerin görülmesi gibi bir eksikliğin ortaya
çıkma sebeplerinden birisi de ailelerin aşırı korumacı ya da himayeci tutum ve
davranışlarıdır. Bu eylemlerin ebeveynler tarafından sergilenme maksadı,
çocuklarını daha iyi yetiştirilmesi olsa da çocuk adına düşünmek, çocukların
yerine getirmesi gereken iş ve eylemleri anne babalar tarafından yapılması,
sorumluk vermekten kaçınmak gibi tutumlar aslında masum gözüken bir eğitim
yanlışıdır. İlaveten bu yanlışa çocuğunu başka kişi veya yaşıtları içerisinde
bir kıyaslama yoluna başvuran aileler, çocuklarının özgüveni de ciddi yıkımlara
yol açabilmektedirler. Yapılan bu hatalar ileri de çocuklarda kendisini
yetersiz görmesine, pasif bir karakter olduğuna inandırmasına, herhangi bir işi
dahi tek başına yapamayacağına, içinde varsa dahi potansiyel becerilerinin gün
yüzüne çıkamadan kaybedilmesine sebebiyet vermektedir.Uzmanlarca araştırmalar
neticesinde özgüven duygusunun iki kısım da kategorize edilmesi, çocuklarda ki
bu durumun aileler tarafından da daha net bir şekilde çocuklarını izlemelerine
yardımcı olmaktadır.
İç özgüven olarak tanımlanan;
ü
Çocukların
kendilerini tanımaları
ü
Çocukların
kendilerini sevmeleri – önemsemeleri
ü
Olumlu
düşünce yapıları
ü
Hedeflerini
belirleyebilir olmaları
Dış özgüven olarak tanımlanan ise;
ü
İletişim
becerisi gelişmiş
ü
Kendisini
ifade edebilme becerisi yüksek
ü
Duygu – his
kontrolünü sağlayabilmesi ileri
Her
iki sınıflandırma neticesinde çocuğun özgüven duygusunun ne derecede olduğu
bizzat ebeveynleri tarafından gözlemlenebilme şansı vermektedir.
Çocuklara özgüven nasıl kazandırılabilir?
Çocuklarda
özgüven duygusunun gelişmesi ya da özgüven eksikliğinin giderilmesinde rol
oynayan en büyük faktör, kendilerini değerli hissetmelerine bağlıdır. Ailesi ve
yakınları tarafından ilgi gören, sevildiği hissettirilen, bir konuda fikrini
beyan ederken dinlenilen ve düşüncelerinin önemsendiği kendisine fark ettirilen
çocuklarda, kendilerine olan güvenin ve cesaretin; özgüven eksikliği yaşayan
çocuklara nazaran daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Çocuklarda özgüveni
geliştirebilmek için yapılması önem arz eden etkenler;
Ø
Çocuklara
sizin için önemli olduğu hissiyatını verin
Ø
Çocukların
kendilerine mahsus yeteneklerini geliştirme fırsatı tanıyın
Ø
Güven
ortamı oluşturun
Ø
Sorumluluklar
verin
Ø
Davranış,
söz ve eylemlerinizin her an çocuğunuz tarafından izlendiği bilincinde olun
Ø
Çocuğun
seviyesine göre beklentilerde olun ve gerçekçi olmayan hedefler belirlemeyin
Ø
Emniyette
olduklarını hissettirin
Ø
Zamanı
birlikte değerlendirin
Tüm
bu bilinç ve bilgi perspektifinde hazırlanan ve 15 ayrı uzman tarafından
incelenen ve tavsiyeleri dikkate alınıp yayınlarının her birine yansıtan Başaran
Yayınları,"3-5 Yaş Özgüveni ve Dikkati Geliştirme Seti” ve "5-8
Yaş Özgüveni ve Dikkati Geliştirme Seti” ile hep aynı inanç ve azimde
çalışmalarını büyük bir titizlikle devam etmektedir. Siz değerli Başaran
ailesinin fertlerine yine aynı kalitede ve daha gelişmiş standartlar da
yayınlarıyla çalışmalarını sürdürmektedir.